KİTAPLAR
YAPI(T)SÖKÜM
Resim, heykel, klasik müzik, edebiyat, çizgi roman ve sinema yazılarından oluşan Yapı(t)söküm, sanat eserlerinin işaret ettiği, vurguladığı, indirgediği, soyutladığı, örttüğü, betimlediği, kavramsallaştırdığı bileşenleri yalınlıkla deşifre ediyor. Sanat yapıtlarının estetik ve felsefi yapılarını rasyonel fakat duygulu bir dilde söküyor.
“Keşke elinizdeki kitabı ben yazmış olsaydım, bu cümleyi de Yalın Alpay kursaydı.”
Murat Menteş
“Yalın Alpay eline kalemi alıp, resim, müzik, edebiyat hakkında yazdığında, Roland Barthes’ın metin hazzı dediği hazzı yaşatır okuruna. Güçlü bir gözlem ve analiz eşliğinde en karmaşık konular, Alpay’ın kaleminden çıkan tümcelerde en sarih biçimini bulur. Bakışı öylesine yetkinleşmiştir ki tüm bir yaşamı ya da eseri o tanık olduğu parçasından yakalar ve gerçeğini olanca açıklığıyla dile getirir. Sanatın farklı dallarına dair değinilerinin olduğu bu kitapta, berrak bir dil, duru ve eylemde bir zihinle karşılaşacaksınız.”
Prof. Dr. Nilgün Tutal, Galatasaray Üniversitesi
“Yalın Alpay rafine sanat yazılarıyla, görsel sanatlardan edebiyata; sinemadan klasik müziğe, sade ama bir o kadar etkili kalemi aracılığıyla geziniyor. Üstelik sanat yazımının alışıldık dışlayıcı yaklaşımına karşın, kapsayıcı ve kucaklayıcı. Sanatın farklı disiplinleriyle, tarihten psikanalize ve felsefeye, pek çok ilişkiyi okuyucu için açan bu yazın seçkisiyle, günümüz sanatına çok daha geniş bir perspektifle bakacaksınız.”
Dr. Kumru Eren, Borusan Contemporary Direktörü
“ ‘Hocam, ne yapalım’ diyenler! Bu kitabı okuyun.”
İlker Canikligil
Resim, heykel, klasik müzik, edebiyat, çizgi roman ve sinema yazılarından oluşan Yapı(t)söküm, sanat eserlerinin işaret ettiği, vurguladığı, indirgediği, soyutladığı, örttüğü, betimlediği, kavramsallaştırdığı bileşenleri yalınlıkla deşifre ediyor. Sanat yapıtlarının estetik ve felsefi yapılarını rasyonel fakat duygulu bir dilde söküyor.
“Keşke elinizdeki kitabı ben yazmış olsaydım, bu cümleyi de Yalın Alpay kursaydı.”
Murat Menteş
“Yalın Alpay eline kalemi alıp, resim, müzik, edebiyat hakkında yazdığında, Roland Barthes’ın metin hazzı dediği hazzı yaşatır okuruna. Güçlü bir gözlem ve analiz eşliğinde en karmaşık konular, Alpay’ın kaleminden çıkan tümcelerde en sarih biçimini bulur. Bakışı öylesine yetkinleşmiştir ki tüm bir yaşamı ya da eseri o tanık olduğu parçasından yakalar ve gerçeğini olanca açıklığıyla dile getirir. Sanatın farklı dallarına dair değinilerinin olduğu bu kitapta, berrak bir dil, duru ve eylemde bir zihinle karşılaşacaksınız.”
Prof. Dr. Nilgün Tutal, Galatasaray Üniversitesi
“Yalın Alpay rafine sanat yazılarıyla, görsel sanatlardan edebiyata; sinemadan klasik müziğe, sade ama bir o kadar etkili kalemi aracılığıyla geziniyor. Üstelik sanat yazımının alışıldık dışlayıcı yaklaşımına karşın, kapsayıcı ve kucaklayıcı. Sanatın farklı disiplinleriyle, tarihten psikanalize ve felsefeye, pek çok ilişkiyi okuyucu için açan bu yazın seçkisiyle, günümüz sanatına çok daha geniş bir perspektifle bakacaksınız.”
Dr. Kumru Eren, Borusan Contemporary Direktörü
“ ‘Hocam, ne yapalım’ diyenler! Bu kitabı okuyun.”
İlker Canikligil
DEVRİM ERBİL'DE ÖZ'ÜN RİTMİ: T/ÖZ
Kavramın zihinde, nesnesinin ise zihnin dışında yer alması, kavramlar ile imledikleri
arasında tam bir örtüşme olmasını önler. Yaşamı zihnimize düşürmeye yönelik her girişim,
çaresiz yenik bir tasarıdır. Varoluş gereği yaşamı tam olarak kavrayamayız. Kavranılamayanı
dile getiremeyiz; fakat resmedebilir miyiz?
Erbil’in resimleri, bu soruyu olumlu yanıtlar. Ressam, yaşamın kavrayamadığımız öz’ünde,
kendisini duyularımızdan gizleyen bir görünmeyenin var olduğu kanısındadır: r i t i m.
Günlük yaşamda kendisini gözlere kapatan öz’ün ritmi, Erbil’in resmiyle birlikte görsel bir
dile tercüme edilir. Görüngüler dünyasında görüntüsü olmayan ritim, Erbil’in aşkın
betimlemesinde görüntü haline gelir ve izleyicilerin ortak aklı bunu tanır. İzleyici, kendisinde
var olduğunu bilmediği yepyeni bir alana açılır. Bu ritim dünyasında her şey hem
olabildiğince yabancı hem de şaşırtıcı derecede tanıdıktır. Erbil dışarıyı, her insanda içkin
olarak bulunan a priori diyarından yola çıkarak betimlemiştir. Bu nedenle Erbil’in resim
malzemeleri fırça, boya ve tuval kadar, ortak duygular, ortak akıl ve ortak tindir.
Kavramın zihinde, nesnesinin ise zihnin dışında yer alması, kavramlar ile imledikleri
arasında tam bir örtüşme olmasını önler. Yaşamı zihnimize düşürmeye yönelik her girişim,
çaresiz yenik bir tasarıdır. Varoluş gereği yaşamı tam olarak kavrayamayız. Kavranılamayanı
dile getiremeyiz; fakat resmedebilir miyiz?
Erbil’in resimleri, bu soruyu olumlu yanıtlar. Ressam, yaşamın kavrayamadığımız öz’ünde,
kendisini duyularımızdan gizleyen bir görünmeyenin var olduğu kanısındadır: r i t i m.
Günlük yaşamda kendisini gözlere kapatan öz’ün ritmi, Erbil’in resmiyle birlikte görsel bir
dile tercüme edilir. Görüngüler dünyasında görüntüsü olmayan ritim, Erbil’in aşkın
betimlemesinde görüntü haline gelir ve izleyicilerin ortak aklı bunu tanır. İzleyici, kendisinde
var olduğunu bilmediği yepyeni bir alana açılır. Bu ritim dünyasında her şey hem
olabildiğince yabancı hem de şaşırtıcı derecede tanıdıktır. Erbil dışarıyı, her insanda içkin
olarak bulunan a priori diyarından yola çıkarak betimlemiştir. Bu nedenle Erbil’in resim
malzemeleri fırça, boya ve tuval kadar, ortak duygular, ortak akıl ve ortak tindir.
YALANIN SİYASETİ
Yirmi birinci yüzyılda yalan, siyasetçi ve yönetilenlerin ortaklaşa inşa ettiği bir olguya dönüştü. Yeni olan, siyasetçilerin yalanları değil, kitlelerin buna verdiği tepkidir. Hakikatin önemsizleşmesi (post-truth), toplum görüşlerinin oluşmasında duyguların ve kişisel inançların, hakikatin önüne geçmesidir. Böyle bir ortamda, destekçisi olan kitlenin inançlarına ve önyargılarına uygun olduğu sürece liderin tutarsız savlar ileri sürmesi, yolsuzluk yapması, ekonomide, dış siyasette başarısız olması önemini yitirir. Bunların tümü iç-dış düşmanlar, terör örgütleri, casuslar, ülkenin gelişmesini istemeyen seçkinler gibi, çoğunlukla “icat edilmiş” kesimlere yıkılır.
Yalanın meşrulaştırılması, felsefede “safsata” (fallacy) adı verilen hileli akıl yürütme teknikleriyle yapılır. İlk kez Aristoteles’in sınıflandırdığı bu teknikler üzerine İbn Sina’dan Schopenhauer’a kadar pek çok felsefeci kitaplar yazdı.
Bu kitapta önce hakikatin önemsizleşmesi dönemi üzerine genel bir bilgi edinecek, ardından siyasetçilerin en çok kullandıkları 48 hileli akıl yürütme yöntemini örnekleriyle birlikte okuyacaksınız. Kitlelerin farkında olmadan, siyasetçilerle kol kola ürettikleri yalanın nasıl inşa edildiği karşısında hayrete düşeceksiniz.
Yirmi birinci yüzyılda yalan, siyasetçi ve yönetilenlerin ortaklaşa inşa ettiği bir olguya dönüştü. Yeni olan, siyasetçilerin yalanları değil, kitlelerin buna verdiği tepkidir. Hakikatin önemsizleşmesi (post-truth), toplum görüşlerinin oluşmasında duyguların ve kişisel inançların, hakikatin önüne geçmesidir. Böyle bir ortamda, destekçisi olan kitlenin inançlarına ve önyargılarına uygun olduğu sürece liderin tutarsız savlar ileri sürmesi, yolsuzluk yapması, ekonomide, dış siyasette başarısız olması önemini yitirir. Bunların tümü iç-dış düşmanlar, terör örgütleri, casuslar, ülkenin gelişmesini istemeyen seçkinler gibi, çoğunlukla “icat edilmiş” kesimlere yıkılır.
Yalanın meşrulaştırılması, felsefede “safsata” (fallacy) adı verilen hileli akıl yürütme teknikleriyle yapılır. İlk kez Aristoteles’in sınıflandırdığı bu teknikler üzerine İbn Sina’dan Schopenhauer’a kadar pek çok felsefeci kitaplar yazdı.
Bu kitapta önce hakikatin önemsizleşmesi dönemi üzerine genel bir bilgi edinecek, ardından siyasetçilerin en çok kullandıkları 48 hileli akıl yürütme yöntemini örnekleriyle birlikte okuyacaksınız. Kitlelerin farkında olmadan, siyasetçilerle kol kola ürettikleri yalanın nasıl inşa edildiği karşısında hayrete düşeceksiniz.
THE ART OF FIKRET MUALLA
Today, many of his works are included in top private and public museums' collections in Turkey, such as Ankara Museum of Painting and Sculpture and Sakıp Sabancı Museum. Mualla retrospectives are run by many internationally recognized modern and contemporary art museums, especially by Istanbul Modern. The most prestigious art galleries in Turkey and in the world hold exhibitions to display Mualla paintings in particular. There are numerous books and plays written about him, many movies and documentaries telling his life story.
Despite all of these, the life and art of Fikret Mualla are still ridden with myths and contradictions in the eyes of society. Maybe it is because the last word has not yet been said on the connection between his life and his art, the way how his outlook on life influenced his works, other painters who have been an inspiration to him, the novelties he brought into the art of painting and finally the life he led, a life so dramatic and so intriguing that it could almost be used as a plot for a novel.
Here in this book, you will find the life story of Fikret Mualla, the relationship between his art and his life, rare and precious examples of his works, and various characteristics of his art.
Today, many of his works are included in top private and public museums' collections in Turkey, such as Ankara Museum of Painting and Sculpture and Sakıp Sabancı Museum. Mualla retrospectives are run by many internationally recognized modern and contemporary art museums, especially by Istanbul Modern. The most prestigious art galleries in Turkey and in the world hold exhibitions to display Mualla paintings in particular. There are numerous books and plays written about him, many movies and documentaries telling his life story.
Despite all of these, the life and art of Fikret Mualla are still ridden with myths and contradictions in the eyes of society. Maybe it is because the last word has not yet been said on the connection between his life and his art, the way how his outlook on life influenced his works, other painters who have been an inspiration to him, the novelties he brought into the art of painting and finally the life he led, a life so dramatic and so intriguing that it could almost be used as a plot for a novel.
Here in this book, you will find the life story of Fikret Mualla, the relationship between his art and his life, rare and precious examples of his works, and various characteristics of his art.
GENÇ MUSTAFA KEMAL
"Elinizdeki kitap resimli bir Mustafa Kemal biyografisinin çok daha ötesine geçiyor. Gençler, yetişkinler ve özellikle de aydınlar için tasarlanmış. Her üç okuyucu tipi için de farklı bilgiler, yorumlar ve eleştiriler içeriyor. Üç ayrı okuyucuya aynı anda hitap etmeyi ve Mustafa Kemal'i bir insan olarak yeniden gözlerimizin önüne sermeyi başarıyor. Anlatılmayanı anlatan, sıradışı bir çalışma."
Yrd. Doç. Dr. Yavuz Selim Karakışla
Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü
"Elinizdeki kitap resimli bir Mustafa Kemal biyografisinin çok daha ötesine geçiyor. Gençler, yetişkinler ve özellikle de aydınlar için tasarlanmış. Her üç okuyucu tipi için de farklı bilgiler, yorumlar ve eleştiriler içeriyor. Üç ayrı okuyucuya aynı anda hitap etmeyi ve Mustafa Kemal'i bir insan olarak yeniden gözlerimizin önüne sermeyi başarıyor. Anlatılmayanı anlatan, sıradışı bir çalışma."
Yrd. Doç. Dr. Yavuz Selim Karakışla
Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü
OLAYLARLA TÜRKİYE EKONOMİSİ
Türkiye ekonomisinin yirminci yüzyıl boyunca geçirdiği aşamalar, seçilmiş 56 olay üzerinden anlatılıyor ve yorumlanıyor. Bugünün ekonomik çarpıklıklarının kökenleri inceleniyor ve gelecek için olası çözüm önerileri sorgulanıyor.
Türkiye ekonomisinin yirminci yüzyıl boyunca geçirdiği aşamalar, seçilmiş 56 olay üzerinden anlatılıyor ve yorumlanıyor. Bugünün ekonomik çarpıklıklarının kökenleri inceleniyor ve gelecek için olası çözüm önerileri sorgulanıyor.
MOUALLA'NIN SANATI
Mualla'nın sanatında, kentin parlak noktalarından çok, çoğu ressamın çizmeyi düşünmediği ya da çizmeye değer bulmadığı kentin kıyı köşe mekanları yer alır. Fikret Mualla bu kıyı köşe kent mekanlarını farklı perspektiflerden resme döker, bıkmadan defalarca çizer. Yine de birbirine en benzeyen, kendini en yinelediği resimlerinde bile mutlaka sıradışı ve farklıdır.
PAYLAŞMASAK OLMAZDI
İlk kitaplarında "Her Şey Ekonomi Değil" diyen Prof. Dr. Emre Alkin ve Yalın Alpay, bu kez de "Paylaşmasak Olmazdı" diyerek okur karşısındalar. Yazarlarımız bu kez filmi 2015'ten geriye doğru sararak, 2000'li yılların ekonomik, politik ve sosyolojik bir panoramasını sunuyorlar bizlere.
Doğan Kitap
İlk kitaplarında "Her Şey Ekonomi Değil" diyen Prof. Dr. Emre Alkin ve Yalın Alpay, bu kez de "Paylaşmasak Olmazdı" diyerek okur karşısındalar. Yazarlarımız bu kez filmi 2015'ten geriye doğru sararak, 2000'li yılların ekonomik, politik ve sosyolojik bir panoramasını sunuyorlar bizlere.
Doğan Kitap
HER ŞEY EKONOMİ DEĞİL
"Bu kitabın yazılış amaçlarından biri de, ekonominin karmaşık hatta anlaşılmaz bir bilim dalı olduğunu düşünenlere bir umut vermektir. Ekonominin karmaşık şekilde anlatılmasının sebepleri ile karmaşık hale gelmesinin sebepleri farklıdır."
Prof. Dr. Emre Alkin
GENÇ MUSTAFA
"Elinizdeki kitap resimli bir Mustafa Kemal biyografisinin çok daha ötesine geçiyor. Gençler, yetişkinler ve özellikle de aydınlar için tasarlanmış. Her üç okuyucu tipi için de farklı bilgiler, yorumlar ve eleştiriler içeriyor. Üç ayrı okuyucuya aynı anda hitap etmeyi ve Mustafa Kemal'i bir insan olarak yeniden gözlerimizin önüne sermeyi başarıyor. Anlatılmayanı anlatan, sıradışı bir çalışma."
Yrd. Doç. Dr. Yavuz Selim Karakışla
Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü
TÜRKİYE'NİN ZENGİNLEŞME PROJESİ: AFRİKA
"Yüzyıllardır her türlü sömürüye uğramasına karşın eşsiz yeraltı ve yerüstü kaynaklarıyla halen dünyanın kurtuluş ümitlerini bağlamaktan vazgeçemediği Afrika kıtasının, Türkiye'yi kısa bir süre içerisinde nasıl dünya liderleri arasına sokabileceğine dair çok kuvvetli bir teori, analiz ve eylem planı bütünlüğü sunan harika bir kitap."
Prof. Dr. Argun Işın
Université de Kinshasa
TÜRKİYE EKONOMİ TARİHİ
"Yalın Alpay, hem ekonomist hem de tarihçi kimliğiyle, Türkiye ekonomisini derin bir analizle ele alıyor ve daha önce yeterince vurgulanmamış konuları gün ışığına çıkarıyor. Tüm yirminci yüzyıl Türkiye ekonomisini bir kitap boyutunda, oldukça can alıcı bir şekilde gözler önüne seriyor."
Prof. Dr. Emre Alkin
(2007) Gaziantep Kitabı Gaziantepliler Derneği Yayınları, Gaziantep
(2006) Türkiye’de Geçmişten Bugüne Turizmin Evrimi ve Turizm Mağazacılığı Turizm Mağazacıları Derneği Yayınları, Antalya
(2006) Çin Ülke Analizi Türkiye İhracatçılar Meclisi, İstanbul
(2005) Ürdün Ülke Analizi Türkiye İhracatçılar Meclisi, İstanbul
(2004) Rusya Ülke Analizi Türkiye İhracatçılar Meclisi, İstanbul